Musa — Evet ben Musa... Sadrazam Mustafa Paşa’nın vekilharç kâtibi Musa Efendi.
Bayram — Şimdi çıldırırım ay.. Edirne’de seni astılardı yahu..
Musa — Öldürmiyen Allah öldürmiyor, hemşehri.. ipi boynuma takarken bayılmışım.. beni darağacına çekmişler.
Musa — Ayıldığım zaman o kadar kalabalık içinde darağacını yerde, kendimi hayatta görünce sevincimden çıldırmışım.
Musa — Sonrası Allah cellâtbaşıdan razı olsun. Halime merhamet etmiş.
Musa — Cellâtbaşı ben bu adamı bir kere astım. Hünkârın emri yerini buldu. Darağacı yıkıldı, bu adam da çıldırdı. Bir adam iki kere asılmaz, arz edin, demiş
Musa — Edirne tımarhanesinde bir zaman kaldım. Hak şifa ihsan etti, delilikten kurtuldum.
Musa — Ben tımarhanede iken delilerle eğlenmek için yalandan muskalar yazar, okur, üfler, vakit geçirirdim. Tesadüf birkaç deli akıllandı. Artık herkesin ne derdi olsa bana gelmiye başladı.. Şöhretim arttıkça arttı.
MUSA’NIM DİYALOGLARINDAN YOLA ÇIKARAK AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİNE ULAŞILAMAZ?